Ulaşım
Çayköy'e 5. etabı tamamlayarak gelmediyseniz, Antalya yönünden geliyorsanız Kalkan üzerinden, Fethiye yönünden geliyorsanız Kınık (Xhantos) üzerinden ulaşabilirsiniz.

Rota
Çayköy-Delikkemer arasındaki bu yürüyüşte sırasıyla Üzümlü ve İslamlar köylerinden geçerek Akbel'e ulaşacak ardından da bir su kemeri boyunca tepelerin yamaçlarından geçeceksiniz. Toplamda 21 km olan bu rotayı dilerseniz Çayköy'ün 2 km yukarısında yer alan İnpınar'dan başlatabilirsiniz. Biz İnpınar'ı bir önceki rotada gördüğümüz için yürüyüşe Çayköy'den başladık. Çayköy'den 3 km boyunca asfalt yoldan devam edince yaklaşık 45dk sonra İnpınar'dan gelen Likya Yolu tabelasını görüyorsunuz ve Likya Yolu'na girmiş oluyorsunuz. 1 km kadar sonra ilk evleri gördüğünüzde, karşınıza Üzümlü Akbel Likya Yolu tabelası çıkıyor. Burada sola girip patikadan devam ediyorsunuz. Yukarı doğru biraz çıkınca işaretler kayboluyor. Bir evin önünden geçen toprak yolu devam edip düz gidince küçük bir alana ulaşacak ve işaretleri tekrar göreceksiniz. Sanırız ki işaretlerin olduğu yere ev yapılmış, evin arkasına da yeni bir yol. Üzümlü’de her yerde çardaklar ve asmalar var. Çayköy’de çok köpek vardı ama Üzümlü’de hiç köpeğe rastlamadık.

5,5 km sonra Üzümlü'ye varmış oluyorsunuz. Aslında asfalt yoldaki ilk tabeladan ikinci tabelaya kadar yolun üzerinden yarım bir daire çizerek ilerlemiş oluyorsunuz. Yorgunsanız ya da Patara'ya kadar gidecekseniz bu bölümü arabayla da geçebilirsiniz. Ama güzel bir bölüm olduğu için yürümenizi tavsiye ederiz. Üzümlü köy kahvesinin karşısındaki caminin solundan biraz ilerleyince yine Likya Yolu tabelasını göreceksiniz. Üzümlü’den İslamlara sürekli yokuş çıkıyorsunuz. Yüksekliğiniz 300 m’den 650 m’ye çıkacak. Çayköy'e ve Üzümlü'ye göre daha turistik olan İslamlar Köyü’nde bolca alabalık çiftliği bulunuyor. Adaları gören güzel de bir manzarası var. Üzümlü-İslamlar arasındaki yolun çoğu asfalt. Her iki köyde de tuvalet, wc, çeşme bulabilirsiniz.

İslamlar'daki köy kahvesi, köyün aşağı kısmında. Buraya Öz diyorlar. Akbele giden Likya Yolu tabelası köyün aşağısında yer alan Öz kahvesinin tam karşısında yer alıyor. Yolun buraya kadar olan kısmı toplam 13.7 km. Bu köylerdeki kahvelerde birşey içip hesabı sorduğunuzda aldığınız "varsa 2 lira" cevabı gerçekten samimi. İslamlar'da yabancılar tarafından satın alınmış çok ev var. Köylüler bu durumdan rahatsız ve konut alımlarını "memleketi satıyorlar" diye yorumluyorlar. Dolayısıyla bu mesele üzerinden milliyetçilik yapan yönetimler bu bölgede hakim durumda. Sohbetlerimiz sırasında çiftçilik yapan bir köylüden duyduğumuz "Devletin 1 TL alacağı olsun 10 TL masraf edip senden o parayı alır o yüzden devlete borçlu kalmamak lazım" yorumu da paylaşmaya değer bir yorum.

1988'de Akbel’de deprem olduğunu söylüyorlar. Tabelanın hemen yanından aşağıya doğru gittiğiniz yol üzerinde yıkık bir ev, toprakta çatlaklar var. Bu yol, makilerle ve dikenlerle kaplı, yani şortla ya da ince bir pantolonla geçmeyin. Bu patika sizi, yavaş yavaş akarsunun yanındaki düzlüğe indirecek. Düzlüğe ulaşıp biraz ilerleyince karşınıza çıkan üzüm bağının etrafını dolaşarak karşı ucuna geçmeniz gerekiyor. Bağı geçtikten sonra, köşedeki direğin önünden bayır aşağı kayalık bir zeminden ineceksiniz. Dimdik inmeyin, sağa doğru ilerleyince işaretleri göreceksiniz. Biraz ilerleyince sağa yukarı giden yola değil sola tarlaya giden yola gideceksiniz. Tam önünüze tarla çıktığında hemen sola kıvrılıp dik aşağı ineceksiniz. İner inmez karşınıza küçük bir gölcük çıkıyor. Yazın bu gölcükte yüzülebilir. Gölcüğün karşısına geçince ince bir su kanalı boyunca yürüyorsunuz. İşaretler size yolu gösteriyor. Su kanalı sizi asfalt yola ulaştıracak. Asfaltın tam köşesinde İnpınar Akbel tabelasını görüyorsunuz. 1 km sonra Akbel'e ulaşacaksınız. Akbel 230 m yükseklikte ve Çayköy'den buraya kadar olan uzaklık 16.6 km. Biz bu bölümü 5 saatte tamamladık.

Akbel’e vardığınızda düz devam etmeyip sağa dönünce, işaretler sizi evlerin arasından geçirerek tekrar bir asfalt yola çıkaracak. Burada yine işaretler var. 1.5- 2 km sonra anayola çıkıyorsunuz. Karşıdan karşıya geçip patika yola girdiğinizde yeniden toprak yola girmiş olacaksınız. Makilerle ve biraz daha büyük çalılıklarla kaplı olan bu bölgede ağaçların arasındaki belirgin bir patikadan ilerleyeceksiniz.

Bu patika sizi, tepenin yamacından döndürerek diğer tepenin yamacına ulaştırıyor. Bu rotanın üzerine sprey boyayla değişik işaretler konulmuş. Sanki birisi şaka olsun diye bir şeyler yapmış. Açıkçası ne olduğunu anlayamadık. Buraya ulaştığınızda fark edeceksiniz, Letoon-Delikkemer arasındaki rota, bir ovanın çevresini tepelerden dönerek ilerliyor. Bu iki rota boyunca ovayı üç cepheden izleyebiliyorsunuz. Bu şekilde patikadan devam ederek saymaktan vazgeçtiğimiz tepelerin yamaçlarından gittik. Patika bir süre sonra sol tarafında deniz manzarası olan bir alana çıkıyor. Delikkemer için sağdan devam ediyorsunuz. Yol sizi yavaş yavaş aşağıya indiriyor. Biraz aşağı inince Delikkemer’e geliyorsunuz. Köprünün üzerinden geçemezsiniz çünkü yarısı kırık. Sağ tarafından aşağıya inmeniz gerekiyor. Tam ortasında tekrar işaretler çıkıyor. Akbel-Delikkemer arası 3 km. Delikkemer’in altından geçince sola ve sağa doğru iki ayrı işaret var. Delikkemer’e kadar yol toplam 21 km. Sol, Kalkan'a gidiyor ama uçurumlarla dolu ve riskli bir yol. Gidemedik. Sağdan giden yol Gelemiş üzerinden Patara’ya gidiyor. İşaretler kayboluyor. Asfalt yola çıkınca biraz yukarıda tekrar Likya Yolu tabelası çıkıyor. Yolun bu kadar uzun olduğunu tahmin etmediğimizden ve havanın kararmaya başlamış olmasından dolayı buradan aşağı anayola inerek, vasıta yardımıyla Kalkan'a ulaştık.